Kulp Davası'nda 'cezasızlık' çabası

Kulp Davası'nın 12'nci duruşması görüldü. Duruşmada savcı davanın askeri mahkemeye gönderilmesini istedi, avukatlar ise askeri mahkemeye gönderme talebinin cezasızlık politikasının sonucu olduğuna dikkati çekerek, talebe itiraz etti.

Amed'in Kulp ilçesinde 1993 yılında 11 sivilin zorla kaybedilmesine ilişkin açılan davanın 12’nci duruşması Ankara 7’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya müştekilerin yakınları, avukatları ile dönemin Bolu Dağ Komando Tugay Komutanı Sanık Yavuz Ertürk ve avukatları katıldı.

Mahkeme Başkanı, önceki celsede mahkeme heyetinden Kulp Emniyet Müdürlüğü’nden zorla kaybettirilenlerden Ümit Taş’ın gözaltı durumu ile ilgili yazının geldiği ve yazıda böyle bir ismin emniyet müdürlüğü kayıtlarında bulunmadığına ilişkin bilgi verdi. Müşteki avukatları buna itiraz ederek, “Böyle bir kayıt var. Bu yazıyı kabul etmiyoruz” dedi.

Ardından savcı bir önceki duruşmadaki talebini yineleyerek, görevsizlik kararı verilerek dosyanın askeri mahkemeye gönderilmesini istedi.

Bunun üzerine müşteki avukatlarından Erkan Esen söz alarak, sanığın "Genelkurmay Başkanlığı emri ile operasyon başlatıldı” dediğini hatırlatarak, "Yapılan askeri operasyon 5442 sayılı kanunun 11’inci maddesi kapsamında yapılıp yapılmadığının araştırılmasını talep ediyoruz. Bu konunun bu yönlü araştırılmasından sonra kararın verilmesi gerekiyor" dedi.

'İNSANLARI HELİKOPTERDEN ATTI!'

Müşteki avukatlarından Muhterem Süren ise, "Arjantin ile Türkiye’deki faili meçhul dosya yargılamaları benzerlik taşıyor. Sanık Yavuz Ertürk hakkında, tıpkı Arjantin’deki askeri darbede olduğu gibi insanları helikopterlerden attığına dair bilgiler var. Adaleti mutlaka sağlanacağız" diye konuştu.

Yavuz Ertürk ve avukatı da savcının mütalaasına katıldıklarını belirtti.

ERTELENDİ

Mahkeme Heyeti, yapılan operasyonun 5442 sayılı kanun kapsamında yapılıp yapılmadığına ilişkin Genelkurmay Başkanlığı ve İçişleri Bakanlığı’na yazı yazılmasına karar vererek, bir sonraki duruşmayı 25 Nisan 2017 tarihine erteledi.