DİZİ II

Kürt Direniş Dosyası: Türk devleti savaşı tırmandırdı

Türk devleti tarafından Kürdistan'da özellikle de öz yönetim merkezlerinde tırmandırılan savaşın karşısında Kürt Hareketi bir direniş destanı yazdı.

Türk devleti 24 Temmuz 2015 tarihinde Medya Savunma Alanları'na yönelik başlattığı kapsamlı hava operasyonlarına paralel olarak Kürt halkının öz yönetimlerine karşı yeniden savaş ilan etti. Bu çerçevede Varto, Cizre, Sur, Silopi, Hezex ve Gever’de ilan edilen öz yönetimlere saldırdı. İstediği, imha operasyonlarının kapsamını artırarak savaşı tırmandırmak, böylelikle Kürt halkını ve şehirlerini yok etmekti. Derik, Kerboran, Şırnak, Farqin, Bağlar, Bismil, Qoser, Siirt ve Van’da ilan edilen öz yönetimlere saldırırken de Kürt imhasını hedefledi. Türk devletinin bu imha saldırılarına karşı Kürt halkı öz yönetim direnişleriyle cevap verdi. Özgür bir şekilde yaşamak istediğini haykırdı. Türk devleti, Kürt gençlerinin direnişi karşısında tüm teknik imkânlar ve askeri operasyonlara rağmen başarı elde edemedi.

ŞIRNAK DİRENİŞİ

7 Haziran 2015 tarihinde Türkiye genelinde yapılan genel seçimlerde başarı elde edemeyen AKP hükümeti, Kürt halkına yönelik yeniden savaş ilan etti. Bu çerçevede Şırnak Halk Meclisi’nin 10 Ağustos 2015 tarihinde ilan ettiği, Demokratik Öz Yönetimlere saldırarak yeni bir savaş konseptini uygulamaya soktu. Kürt halkının imhasını amaçlayan Türk devleti, siyasi olarak aldığı yenilgiyi savaşla yok etmek istedi. Bu çerçevede Eylül ayının başlarında direniş kentlerinden olan ve Türk devletinin imha ve asimilasyon politikalarını kabul etmeyen Şırnak'a saldırmasıyla başlayan Şırnak Direnişi, 14 Mart 2016’da zirveye ulaşarak 3 Haziran 2016’ya kadar devam etti. Burada da ağır kayıplar veren Türk ordusu, sivil halka yönelik katliam saldırılarını artırarak devam ettirdi.

KÜRT GENÇLERİNİN CENAZELERİ PANZERLERLE SÜRÜKLENDİ

Türk devleti Cizre ve Sur’a yönelik katliam saldırılarının ardından Şırnak’a da bir mesaj verdi. Hacı Lokman Birlik adındaki Kürt gencini katleden Türk devleti, panzerlerin arkasına bağlayarak saatlerce kent içerisinde sürükledi. Kürt gençlerine yönelik gerçekleştirilen saldırıların ardından Şırnaklı gençler örgütlenerek, Türk devletinin saldırıları karşısında direnişe geçti. Şırnak’ın; Yeni, Bahçelievler, Cumhuriyet, Dicle, İsmet, Aydınlıkevler gibi birçok mahallesinde gençler, Türk devletinin tüm vahşi, insanlık dışı saldırılarına karşı barikatlar kurarak, hendekler kazarak direndiler. Aylarca süren direnişte Türk develeti büyük kayıplar verdi.

Diğer tarafta aylarca süren direniş karşısında 587 askerinin öldürülmesi ile sonuçlanan Sur Direnişi’nde Türk devleti, bu mahalleri tank, top ve obüslerle günlerce, aylarca bombalayarak harabeye çevirdi ve onlarca sivil yurttaşı katletti, yaraladı.

BAĞLAR DİRENİŞİ

5 Eylül 2015 tarihinde başlayan Bağlar Direnişi, çeşitli tarihlerde çıkan çatışmalarla devam etti. Sur Direnişi'nin ardından Türk devleti Bağlar’a yöneldi. Yine bütün amacı Kürt halkını imha etmekti. Türk devletinin bu katliam saldırılarına karşı Kürt gençleri direniş ile cevap vererek, Türk devletine ağır bir darbe vurdu. 7 Kürt gencinin yaşamını yitirdiği Bağlar Direnişi’nde 26 Türk askeri öldürüldü, 22 asker de yaralandı.  Türk ordusuna ait onlarca araç imha edildi ve darbelendi.

FARQİN DİRENİŞİ

Türk devleti bu defa, Sur ve Bağlar ilçelerine yönelik gerçekleştirdiği katliam ve imha saldırılarının ardından direniş kentlerinden olan Farqin’e yöneldi. Türk devletinin imha saldırılarına karşı Kürt gençleri büyük bir direniş cevap verdi. 78 Türk askerini öldürürken, 36 Türk askerini de yaraladı. Türk ordusuna ait birçok malzemeye el koyan Kürt gençleri, Türk ordusuna ait 26 araç imha ederken, 7 aracı da darbeledi. 14 Eylül 2015 tarihinde başlayan Farqin Direnişi, 23 Kasım 2015 tarihinde sona erdi.

SİİRT DİRENİŞİ

Art arda Kürt kentlerini hedef alan Türk devleti imha saldırılarını bu kez de Siirt’e yöneltti. Türk devletinin imha saldırılarına karşı, Kürt gençlerinin direnişi ile çatışmalara sahne olan Siirt’te, 27 Türk askeri öldürüldü. Eylül 2015’te başlayan Siirt Direnişi, 15 Temmuz 2016 tarihine kadar devam etti.

417 ASKER ÖLDÜRÜLDÜ

AKP hükümeti, Kürdistan’da ve Türkiye’de; halkların Demokratik Öz Yönetim çatısı altında özgürce yaşama arzusuna, 7 Haziran 2015 seçimlerinde ortaya çıkardığı toplumsal iradeye, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ve Kürt Özgürlük Hareketi’nin tüm samimi yaklaşım ve çözüm çabalarına rağmen yeniden çatışma sürecini başlattı. İmha ve inkâr konseptini topyekûn savaşla sürdürerek karşılık verdi. HPG’nin, Ağustos-Eylül aylarına dair savaş bilançosuna ilişkin kamuoyuyla paylaştığı bilgilendirme şu şekilde oldu:

“Önder Apo’ya uygulanan ağırlaştırılmış tecride ve halkımıza yönelik katliam saldırılarına cevaben eylül ayı içerisinde gerçekleştirilen eylemler; öz savunma ve misilleme kapsamında, işgali ve katliamı ezilen halklara reva gören faşizan zihniyete karşı yapılmıştır. Bu kapsamda Ağustos ayının 25'inden Eylül ayının 25'ine kadar olan savaş bilançosu şöyledir:

Türk ordusunun geliştirdiği toplam saldırı ve operasyon 533, gerillalarımızın gerçekleştirdiği toplam eylem 385’dir. Gerçekleşen eylem ve çatışmalarda ölen asker sayısı 417, öldürülen polis 101, öldürülen özel harekâtçı 64, öldürülen pilot 2, öldürülen kontra 2, yaralı asker sayısı 80, yaralı polis 44, yaralı özel harekâtçı 23’tür. Ayrıca 3 keşif uçağı başta olmak üzere, 1 Skorsky helikopter ve 2 Kobra tipli helikopter güçlerimiz tarafından düşürülmüştür. Bunun yanında gerilla güçlerimizin gerçekleştirdiği eylemlerde 31 zırhlı araç, 2 tank-TOMA aracı ve 1 termal da imha edilmiştir. 25 Kobra-Skorsky helikopter ile 60 zırhlı araç da darbelenmiştir. 1’i Astsubay olmak üzerek, 2 asker de gerilla güçlerimiz tarafından tutuklanmış, birçok askeri malzemeye ve silaha da el konulmuştur.”

QOSER DİRENİŞİ

Türk devleti Kürt halkına ve Kürt şehirlerine yönelik geliştirdiği imha saldırılarında hızını alamayıp bu sefer de Mardin’in Qoser ilçesine saldırdı. Bir kez daha hüsrana uğrayan Türk devleti, Kürt gençleri karşısında ciddi kayıplar verdi.

VAN DİRENİŞİ

Türk devletinin imha saldırıları hız kesmeden devam etti.  Devlet, Van’daki saldırıları ilk olarak bir evde, 12 Kürt gencini infaz ederek başlattı. Kürt gençleri buna karşı direnişle cevap verdi. Kürt gençlerinin direnişi karşısında 24 Türk askeri öldürüldü, 21 asker de yaralandı. Van DBP yöneticilerinden Ahmet Demirağaç ve sivil Naci Acar 9 Haziran 2016’da, Vedat Balık ise 15 Eylül 2015 tarihinde Türk devleti tarafından katledildiler.

BİSMİL DİRENİŞİ

6 Ekim 2015’te başlayan Bismil Direnişi kısa süre sürdü. Kürdistan’ın birçok kentine topyekûn imha amaçlı saldıran Türk devleti, 6 Ekim’de Amed’in Bismil ilçesine saldırarak Kürt halkını imha etmeyi amaçladı. Bu saldırılara anında cevap veren Kürt gençleri, birçok Türk askeri öldürürken, birçok askeri de yaraladı. Kürt gençlerinin direnişinde ağır kayıp veren Türk devleti, sivil halka yönelik katliam girişimlerinde de bulundu. Devlet, Bilal Bozkur, Doğan İnce, Şehmus Tendürek ve ismi bilinmeyen bir genci infaz etti.

DERİK DİRENİŞİ

25 Kasım 2015’te başlayan Derik Direnişi, 3 Aralık 2015 tarihinde sona erdi. Ardından Türk devletinin 19 Şubat 2016 tarihinde tekrardan Derik’e saldırmasıyla ikinci Derik Direnişi başladı ve 5 gün sürdü. 9 Türk askerinin öldürüldüğü Derik Direnişi'nde, 2 YPS savaşçısı da yaşamını yitirdi.

100'E YAKIN ASKER-POLİS ÖLDÜRÜLDÜ

HPG Basın İrtibat Merkezi (HPG BİM) döneme ilişkin şunları paylaştı: “Türk Devleti'nin, Erdoğan ve AKP hükümetinin, hareketimize ve halkımıza karşı sürdürdüğü saldırılar 2015 yılı Kasım ayı içinde artarak devam etti. Tümden teslim almak üzere katliam yönelimleri her gün açıktan, en vahşi biçimde uygulandı.’’

Kürt halkının Cizre, Gever, Silopi, Şırnak, Farqin, Nusaybin, Derik ve Kürdistan’ın birçok şehrinde Türk devletinin imha konseptine karşı direndiğine dikkati çeken HPG, Kasım ayının bilançosuna ilişkin ise şunları aktardı: “Türk ordusu 17 kara operasyonu, 67 savaş uçağı, 12 Kobra helikopter, 221 havan, obüs, tank ve top saldırısı düzenleyerek 82 kez keşif uçuşu yaptı. Operasyon ve saldırılara karşı gerillalarımız 41 eylem gerçekleştirdi. Gerçekleşen eylem ve çatışmalarda 4’ü rütbeli olmak üzere 84 asker, 1 polis, 12 özel harekatçı öldürüldü, 46 asker yaralandı.”

KERBORAN DİRENİŞİ

10 Aralık 2015 tarihinde başlayan Kerboran Direnişi, 21 Aralık 2015 tarihine kadar sürdü. Türk devletinin imha saldırıları Mardin’in Derik kentinden sonra Kerboran’la devam etti. Türk devletinin bu imha saldırılarıyla başlayan Kerboran Direnişi, 17 Türk askerinin öldürülmesiyle sonuçlandı.

2015 YILININ BİLANÇOSU

Amed’te 21 Mart 2013 tarihinde deklare edilen Demokratik Çözüm Sürecinde, AKP Hükümeti ciddi bir adım atmayarak, anayasal düzenlemeler yerine; ‘İç Güvenlik Yasası’yla yeni bir savaş hazırlığı içine girdi. HPG BİM, AKP hükümetinin 2015 yılı Haziran ayına kadar sınır hattında, 263 kez top saldırısı düzenlediğini, 11 Nisan’da Ağrı Diyadin ilçesinde ve 30 Haziran’da hava harekâtları düzenlediğini belirtip, Türk devletinin, KCK’nin ilan ettiği ateşkesi fiilen bozarak 24-25 Temmuz gecesi kapsamlı hava saldırıları düzenleyerek topyekûn imha saldırılarını başlattığını duyurmuştu. Türk devletinin Medya Savunma Alanları'na yönelik düzenlediği yoğun hava saldırılarının yanı sıra kara operasyonları düzenlediğini aktaran HPG, gerillanın misilleme eylemleriyle Türk ordusunu başarısız kıldığını şu sözlerle ifade etmişti: "Gerilla güçlerimizin denetim alanlarına yönelik geliştirilen operasyonlarda büyük darbe alan ve amacına ulaşamayan T.C ordusu, Oremar'da, Geliye Doski'de ve Beytüşşebap'taki savaşın sonuçlarını ve bilançoları gizlemenin gayreti içerisine girmiştir. Bu kapsamlı savaş sürecinde güçlerimizin üstün gerilla taktik ve hamleleriyle sağladığı alan hâkimiyetleri karşısında hiçbir ilerleme sağlayamayan işgalci ordu güçleri geri çekilmek zorunda kalmıştır. İleri teknolojiye dayalı yaptıkları tüm saldırıları sonuçsuz kalan Türk ordusu Çarçella-Oramar hattında birkaç sıradan tepeye girmek dışında hiçbir sonuç elde etmemiştir”

ERDOĞAN’IN SAVAŞ KONSEPTİ

Türk devleti 2015 yılı başından itibaren Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerinde tecrit ve işkence uygulamalarını devreye koydu. AKP’nin gerilla güçlerine yönelik 24 Temmuz günü başlattığı saldırılarla yeni savaş konsepti de deşifre oldu. Bu konseptle Erdoğan ve AKP hükümeti, hem gerillayı bitirme planı hem de demokratik siyaset zeminini ortadan kaldırma hesapları yaptı. Bu kirli ve ikiyüzlü siyaset ve işgal planlarına karşı tedbir alan Özgürlük Hareketimiz, öz yönetim ilanlarıyla, Kürdistan halkının özgür iradesini bir statüye ve temsiliyete kavuşturdu. Bu temelde Kürdistan gençliğinin giderek yoğunlaşan öz savunma direnişleri birçok il ve ilçeye yayıldı. Şu çok açık ki, Kürdistan Özgürlük Mücadelesi dağda, ovada ve şehirde Türk sömürgeciliğine karşı tarihi bir direniş sürdürerek devrim mücadelesinin önemli bir dönemecine girmiş bulunmaktadır.

HPG, Türk devletinin 2015 yılında başlattığı savaş bilançosunu şöyle açıkladı:

"Türk ordusu; 321 kara operasyonu, 362 savaş uçağı, 103 Kobra helikopter, 1514 havan, obüs, tank ve top saldırısı, 455 savaş uçaklarıyla taciz uçuşu olmak üzere 1082 kez de keşif uçuşu yapmıştır. Gerçekleşen operasyon ve saldırılara karşı 757 kez gerilla güçlerimiz eylem yaparak, 75 kez Türk ordusuyla çatışmaya girmiştir. Yaşanan eylem ve çatışmalarda 13 yarbay-albay olmak üzere 1250 asker, 132 polis, 162 özel harekâtçı öldürülürken; 398 asker, 86 polis, 60 özel harekâtçı yaralanmıştır. Ayrıca yaşanan eylem ve çatışmalarda 132 zırhlı araç imha edilirken; 3 kobra helikopter ile 3 keşif uçağı düşürülmüştür. Yaşanan hava saldırılarında, eylem ve çatışmalarda 220 arkadaşımız kahramanca savaşarak şehitler kervanına katılmıştır.”

NUSAYBİN DİRENİŞİ

14 Mart 2016 tarihinde başlayan Nusaybin Direnişi, 3 Haziran 2016 tarihinde sona erdi. Türk devletinin Kürt şehirlerine yönelik başlattığı imha operasyonlarının sonuncusu olan Nusaybin, İkinci Dünya Savaşı’nı aratmayacak görüntülere sahne oldu. Türk devleti tüm teknik ve yoğun askeri takviyelerle yöneldiği Nusaybin’de, Kürt gençlerinin büyük direnişiyle karşılaştı. Kürt gençleri büyük bir destan yazdı. Her günün bin yıl gibi geçtiği direniş şehirlerinde gençler, tüm imkânsızlıklara rağmen, aylarca dünyanın sayıca büyük olan orduları içerisinde yer alan Türk ordusuna büyük kayıplar verdirerek, Kürt halkının özgür yaşama iradesini, inancını ortaya koydu.

Her ne kadar havuz medyası gerçeği yansıtmasa da, Kürt şehirlerinde yaşanan direniş dünyada efsane yaratan Vietnam, Stalingrad direnişlerini aratmadı. Tüm teknik imkânlara rağmen bir adım bile ilerleyemeyen Türk ordusu tankını, topunu, uçaklarını devreye koyarak, Kürt gençlerine geri adım attırmak istedi. Ama Kürt gençlerinin direnişi karşısında bozguna uğradı. Kürt halkının varlığını beton yığınları arasına gömmek isteyen Türk ordusunun; 548 askeri öldürüldü, 81 askeri yaralandı, 100’ün üzerinde zırhlı aracı imha edildi ve bir o kadarı da darbelendi. Nusaybin Direnişi, aylarca sürdü. Kürt halkının özgürlük talebinin direniş kalesi olarak hafızalarda yer edindi. Türk ordusu Kürdistan’ın diğer şehirlerinde olduğu gibi Nusaybin’de de büyük bir hezimet yaşadı.

'DİZ ÇÖKMEYECEĞİZ; HALKIMIZ GURUR DUYSUN'

“Diz çökmeyeceğiz, direneceğiz; halkımız bizimle gurur duysun” sözleriyle son nefeslerine kadar direnen Kürt halkının yiğit evlatları; “Şehir savaşlarının Agit’i”, Sur Direnişinin Efsane Komutanı Çiyager’in; “Sonuç ne olursa olsun muhteşem olacak” sözüyle direnişe geçerek Kürt halkının özgürlük taleplerini haykırdı. Yaşanan direnişte Türk ordusuna büyük kayıplar verdiren Kürt gençlerinin direnişine ilişkin YPS Genel Komutanlığı, şunları kaydetti:

“Mücadele tarihimize altın harflerle yazılacak olan şehir direnişleri büyük bir fedakârlık ve Apocu fedai ruhla Kürdistanlı gençlerin ve fedakâr Kürdistan halkının bağlılık düzeyini ortaya koymuştur. AKP-Saray çeteleri, bu direnişlere karşı insanlık dışı katliamlar gerçekleştirmiş, şehitlerimizin bedenleri parçalanmış, insanlarımız diri diri bodrumlarda yakılarak cenazeleri tanınmayacak hale getirilmiştir. Dünyanın hiçbir yerinde görülmeyen bu vahşet ve soykırım karşısında Kürdistanlı gençlerin direnişleri tarihte yeni bir mücadele tarzını ortaya çıkarmıştır. Varto, Kerboran, Farqîn, Sur, Silopi, Hezex, Bağlar, Cizre, Gever, Şırnak, Bismil ve Nusaybin başta olmak üzere Kürdistan’ın birçok bölgesinde YPS öncülüğünde öz yönetim direnişleri gündeme gelmiştir. Bu alanda gelişen direniş karşısında kaybeden AKP-Saray rejimi, soykırım planı temelinde katliamları devreye koymuştur. Cizre, Hezex, Silopi, Sur, Gever, Şırnak ve Nusaybin'de kadın çocuk, genç, yaşlı demeden katliama uğrayan insanlarımız gösterdikleri büyük direnişçi ruh ile mücadele tarihimizin sembolleri olmuşlardır.”

YPS, bir yıllık savaşın bilançosuna ilişkin de, “2218 AKP Saray çetesi öldürülürken, 690 çete de yaralandı, 2 çete de esir alındı. Yüzlerce zırhlı araç imha edilirken, yüzlerce araç darbelenerek birçok askeri malzeme ele geçirildi” bilgisini verdi.

'TÜRK DEVLETİNDEN HESAP SORULACAK'

Yaşanan bir yıllık savaş bilançosunda 363 savaşçının yaşamını yitirdiğini, 15 savaşçının ise yaralandığını belirten Komutanlık, 16 savaşçılarının esir düştüğü öz yönetim direnişlerinde; Türk devletinin imha saldırılarında 298 sivilin katledildiğini, 27 sivilin de yaralandığını aktardı ve ekledi: “YPS Koordinasyonu olarak bu direnişte kahramanca savaşarak şehadete ulaşan tüm yoldaşlarımızı saygıyla anarken, akan her damla kanlarının hesabının sorulacağının bilinmesini istiyoruz.”