Bakurê Kürdistan’ın Mardin ilinden olan fakat dönemin koşullarından kaynaklı Avrupa’ya göç etmek zorunda kalan iki kız kardeş gerilla saflarına katıldı. Arîn ve Mîrkan kardeşler, Kobanê ve Şengal katliamlardan etkilendiklerini belirterek, Kobanê’de fedai eylem gerçekleştiren Arîn Mîrkan’ın adıyla ve ruhuyla katılım yaptıklarını dile getirdiler. Arîn Mîrkan ve Mîrkan Arîn kardeşler; “Arîn Mîrkan’ın fedai ruhu bizleri özgürlük saflarına getirtti” dedi.

‘ARÎN MİRKAN BİR ÖZGÜRLÜK SİMGESİDİR’

Tüm Kürdistan’da sembol haline gelen Arîn Mîrkan’ın yaptığı eylemin kendileri üzerindeki etkisine ilişkin 22 yaşındaki Arîn; “Kobanê’de fedai eylem yapan Arîn Mîrkan, Kürt kadınları başta olmak üzere tüm dünya kadınlarına özgürlüğün yolunu göstermiştir. Ben de bu eylemden sonra özgürlük saflarına katılma kararımı verdim. Benden sonra da kardeşim katıldı” dedi. Avrupa’da kendi ülkesinden ayrı kalarak yaşamanın zorluklarını dile getiren Arin ülkeye dönmenin sevincini paylaştı: “Kendi ülkemden ayrı yaşamanın acısını sadece ben değil, sürgünde olan Kürt aileleri çok iyi bilir. Yıllarca Kürtler kendi ülkelerinden göç ettirildi. Fakat artık eskisi gibi kaçıp başka ülkelerde yaşamak yerine kendi ülkemiz, topraklarımız için savaşmak istiyoruz. Arînler gibi hiç bir kaygı taşımadan, fedaice katılmaya karar verdik. Arîn Mîrkan’ın tüm kadınlar için bir özgürlük simgesi haline geldi. Biz de onun gibi her zaman mücadele içerisinde ve cesurca savaşmayı esas alıyoruz.”

MÎRKAN, ARÎN’İN ARDILI OLDU

Ablasından hemen sonra katılma kararını alan Mîrkan; “Böyle bir süreçte burada olmam gerektiğini düşünerek ablamdan hemen sonra katıldım. Hiç kimse unutmamalıdır ki; Arînler gibi bu ülke için canlarını feda eden şehitlerin ardından binlerce Arîn gelir. Benim gibi nice Mîrkanlar da onların ardılı olarak mücadeleye devam edecektir” dedi.

Ablasından sonra Avrupa’dan özgürlük saflarına katılarak Kürtlerin kendi özüne dönmesi için günümüz mücadelesini süreklileştirmek gerektiğine değinen Mîrkan şunları söyledi: “Bu mücadele de bulunmak bizler ve ailelerimiz için bir gururdur. Artık yabancılaşmanın zamanı değil öze dönmenin ve bu hakikat için mücadele etmenin zamanıdır. Bizler de bu farkındalığa ulaştığımız için böyle bir karar aldık.”