‘Önder APO’nun özgürlüğü için daha fazla mücadele etmeliyiz’

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın halklar nezdinden üstlendiği role ilişkin değerlendirmelerde bulunan PAJK Üyesi Rohilat Amanos, Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması için kadınlara ve gençlere düşen görevleri hatırlattı.

Konuşmasına, ‘’Önderliğimiz üzerinde uygulanan komployu kınıyorum. Önderliğimizin şahsında zindanlarda direnen yoldaşlarımızı selamlıyorum. Özgürlük mücadelesinde yaşamını yitiren tüm Şehitlerimizi saygıyla anıyorum. Kürt kadınlarını ve egemenlere karşı mücadele de olan tüm kadınları selamlıyorum’’ sözleriyle başlayan PAJK Meclis Üyesi Rohilat Amanos, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın dünya halkları için üstlendiği rolün önemine vurgu yaptı: ‘’Hareketimiz oluşumundan 1999 yılına kadar da çok çetin süreçlerden geçti. Yaşanan zorlu süreçlerden güçlü çıkışlar yaratan Önder APO’nun ideolojisiydi. Halkların kültürüne, yaşamına, emeğine her zaman darbe vurmak isteyen egemenlere karşı, Önderliğimizin ideolojisi ve halkın verdiği mücadele, kazanımlar yaşattı. Önder APO’nun ideolojisi bir savunma gücüdür. Kendisini unutan, kültürünü, dilini, varlığını unutanlara; Önderliğin ideolojisi ve felsefesi tekrar nefes aldırdı, canlandırdı, hayat verdi. Bu ideolojiyi, egemenliklerini mazlum halklar üzerinde sürdürmek isteyenler kendilerine büyük bir tehdit olarak gördüler. Bu nedenle tüm güçlerini bir araya getirerek Önderliğimize bu komployu uyguladılar. Önderlik halklar için büyük üstün bir role sahiptir. Halklar Önderliğin fikrinde kültür, özgürlük, değer görüyor.”

‘MÜCADELENİN GÜCÜ KOMPLOYU BOŞA ÇIKARDI’

Zindan yaşamının insanların yok olma yeri olmadığını hatırlatan Rohilat Amanos, komplonun boşa çıkarıldığını şu sözlerle dile getirdi: “Önderliğimizi zindana koyarak bastırabileceklerini düşündüler. Ama her şeye rağmen bir direniş sergilendi. Fikirlerin hiç durmadan yayılmasını sağlayan Önderliğimiz zindan mekânında savunmalar yazdı. Önderliğimiz yakalandıktan sonra halkımız ve tüm dünya gördü. Rojava Kürdistan Devrimi’ni, Şengal’ de yaşanan savaşı, Rohilat Kürdistanı’nda yaşanan ayaklanmaları ve direnişleri unutmamak gerekir. Yaşanan direnişler, mücadeleler her geçen gün güç yarattı ki; bununla beraber Önderlik “Komplonun boşa çıktığını” söyledi.’’

1999 yılında “Önderliksiz Yaşam Olamaz” şiarıyla mücadelenin her geçen gün güçlendiğini belirten Amanos, ‘’Bir çocuk daha kendi ismini bilmezken ilkin Biji Serok APO ve İmralı diyor. Bu duruma normal ve sıradan bakamayız. Egemenlerin yürüttükleri siyaset ve politikalar karşısında, özgürlük duruşunu ve mücadelesini İmralı’da görmekteyiz” dedi.

‘ÖNDERLİK KADINA KAYBETTİKLERİNİ BULMA YOLUNU GÖSYERDİ’

Kadınların özgürlük mücadelesinde en büyük role Abdullah Öcalan’ın sahip olduğuna vurgu yapan Rohilat Amanos, “Önderliğimiz PKK Hareketini; kadın hareketi olarak adlandırdı. Sistem içerisinde en değersiz olarak görülen kadınlar, Önderlik sayesinde ne kadar değerli olduğunu fark etti. Egemenler, ‘kadın işin içine girmezse kendisini daha çok iktidar yapabilir’ düşüncesinde oldukları için kadınların önünü kapattı. Ama Önderlik, ‘devrim ve mücadele yolunda kadın özgürlüğü’ diyerek başladı. Önderliğin ideolojisinde kadınlar kendisini gördü. Kadınlar ben daha önce neydim ya da neredeydim, ne yapmak gerekirdi sorularının gölgesindeydi. Ama Önder APO, ideolojisinde öyle bir gerçeklik ortaya koydu ki; kadının olmadığı yerde yaşamın olmadığını, yürüyemeyeceğini gösterdi.

Başta Kürt kadınları, Avrupa’daki kadınlar, Fars, Arap ve Ermeni kadınları bile Önder Apo’nun düşüncelerine sahip çıktı. Önderlik sadece Kürt kadınları için mücadele verseydi belki bu kadar kadın bugün kimliğim, kültürüm, dilim nedir diye sormazdı. Genel olarak bakarsak, Önderlik kadınlara kaybettiklerini bulma yolu gösterdi, onlara ulaşmasını sağladı. Ve bunun için biz kadınların her zamankinden daha güçlü bu kazanımlara sahip çıkması ve mücadele vermesi gerekiyor” diye belirtti.

‘AMED ZİNDANINDA YAŞANAN DİRENİŞ BUGÜN MEYDANLARDA KENDİNİ GÖSTERDİ’

 Abdullah Öcalan üzerinde tecridin devam etmekte olduğuna dikkat çeken Rohilat Amanos, mücadelenin öncüsü kadınlar ve gençler olmalıdır dedi. Uygulanan tecridin kırılması için kadınların bir araya gelip bir kez daha bu durumu doğru okuması gerektiğini ifade eden Amanos, ‘’Sadece 15 Şubat’ta değil yaşamımızın her anında Önderliğimiz ile yaşamalıyız ve meydanlarda bunu haykırmalıyız. Yürütülen tecritle aslında düşman bizim tecride ve komploya alışmamızı istiyor, tecridi kabullenmemizi istiyor. Önderliğe sanki bir şahısmış gibi bakmamızı ve alışmamızı istiyor. Aslında Önderlik Kürt halkı için kırmızı hattır. Bizleri tecritle terbiye etmek istiyorlar’’ dedi.

Türk devletinin Bakurê Kürdistan’da şehirleri yerle bir etmesine rağmen halkın iradesini teslim alamadığını hatırlatan Amanos, ‘’Önderlerinin ideolojisi, düşüncesi, umudu var. Bunu bilen halk tüm engellere rağmen yoluna devam etti. Amed zindanında yaşanan direniş bugün meydanlarda Mehmet Tunç, Asya Yüksel ve Sevê Demirlerle bir kez daha kendisini gösterdi ki direniş kazanacak. Mehmet Tunç gösterdiği direnişle Mazlum Doğan’ın direnişini temsil etti. Asya Yüksel ise Heval Sara’nın Amed zindanında yarattığı mücadeleci kişiliğini bir kez daha hatırlattı ve öne çıkardı. Bu ruh her geçen gün egemenleri daha korkutuyor. Eylemlerimizi daha da büyütürsek Önderliğimizin elini her geçen gün daha da güçlendiririz. Bu nedenle 15 Şubat ile sınırlı kalmamak gerek her anda Önderliğimize daha güçlü sahip çıkmamız gerek” şeklinde konuştu.

‘KÜRT KADINLARI VE GENÇLERİ ÖNCÜ OLMALI’

15 Şubat’a çok az bir zamanın kaldığına vurgu yapan Rohilat Amanos sadece 15 Şubat’ta değil yaşamımızın her anında Önderliğimizin özgürlüğünü yaratana kadar mücadelelerin sürdürülmesi gerektiği yönünde çağrılarda bulundu: “Biz kadınlar, nerede olursak olalım bu döneme, yaşanan komplo ve tecridi boşa çıkartma eylemleri damgasını vurmalıdır. Önder APO’nun özgürlüğünü yaratabilmenin mücadelesini her zamankinden daha fazla vermeliyiz. Mücadelenin her safhasında özellikle Kürt kadınları öncü olmalı, eylemsellikleriyle özgürlük savaşına güç katmalılar. Gençler ise, özgürlük saflarında yer almalılar çağrısında bulunuyorum. Mücadele veren halkımıza ve zindanlarda direnen yoldaşlarımıza başarılar diliyorum.”