Buldan: Xerabê Bava tarihe kara bir leke olarak geçecek

HDP Milletvekili Pervin Buldan, Xerabê Bava’da (Koruköy) yaşanan insanlık dışı uygulamaların tarihe kara bir leke olarak geçeceğini söyledi.

ANF’ye konuşan Buldan, gözaltına alınan ve dün serbest bırakılan 13 kişinin tekrar aynı işkencelere maruz kalmamak için köye geri dönmek istemediklerine dikkat çekti. Bu zulüm karşısında Türkiye kamuoyundaki sessizliği anlamanın mümkün olmadığını da ifade eden Buldan, acilen demokratik bir tepkinin ortaya konulması gerektiğini kaydetti.

‘13 KİŞİ İŞKENCELERDEN KÖYE GERİ DÖNMEK İSTEMİYOR’

HDP İstanbul Milletvekili Pervin Buldan, Xerabê Bava köyündeki insanlık dışı uygulamaların tarihe kara bir leke olarak geçeceğini vurguladı. Köy halkının akıl almaz işkencelere ve hakaretlere maruz bırakıldığına dikkat çeken Buldan, gözaltına alınan ve dün serbest bırakılan 13 kişinin tekrar aynı işkencelere maruz kalmamak için köye geri dönmek istemediğine işaret etti. Serbest bırakılan 13 köylünün aktarımlarını paylaşan Buldan, “Köyde çok kötü hak ihlalleri ve işkenceler yaşandığını ve bir daha bu uygulamalara maruz kalmak istemedikleri için sokağa çıkma yasağı kalkmadıkça evlerine geri dönmeyeceklerini söylediler” dedi.

‘KAMUOYUNDAKİ SESSİZLİĞİ ANLAMAK MÜMKÜN DEĞİL’

HDP olarak köydeki sokağa çıkma yasağına kaldırılması ve orada yapılan uygulamaların son bulması için birçok girişimde bulunduklarını aktaran Buldan, ancak devletin ve hükümetin barikatıyla karşılaştıklarına belirti. Buldan, “Köye girmek isteyen heyetimiz engelledi. Şu an köyün 15 kilometre ötesindeki bekleyişleri sürüyor” diye konuştu. Sokağa çıkma yasağının kaldırılması için hükümet yetkilileriyle de defalarca iletişime geçtiklerini, ancak sonuç alamadıklarını belirten Buldan, “Oradaki operasyonun köylülere yapıldığını iletmemize rağmen, sonuç alamıyoruz” dedi.

Kürt halkına yönelik geçmişte yapılan bu uygulamalardan nasıl sonuç alınmadıysa; bugün de sonuç alınamayacağını kaydetti. Bu zulüm karşısında Türkiye kamuoyundaki sessizliği anlamanın mümkün olmadığını da ifade eden Buldan, “Bu sessizliğin anlaşılır bir durumu yok. Orada insanlara yapılan işkencelerin karşı demokratik bir tepkinin acilen ortaya konulması lazım. Buna sessiz kalmak bu suça ortak olmak demektir” dedi.

‘YÜKSEKDAĞ KARARI YOK HÜKMÜNDEDİR’

HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ’ın milletvekilliğinin düşürülmesini de değerlendiren Buldan, bu kararın yok hükmünde olduğunu kaydetti. Yüksekdağ’ın 6 milyon insan tarafından seçildiğini hatırlatan Buldan, bugüne kadar yasal veya anayasal 1 yıldan aşağıdaki ceza almış hiçbir milletvekilinin vekilliğinin düşürmediğini; bunun ilk defa HDP’ye yapıldığını belirti. Buldan, Yüksekdağ’ın hem kadın olması hem Türkiye’de yaşanan anti-demokratik uygulamalara karşı etkin mücadele vermesi, hem de cezaevinde çıktıktan sonra referandumda öncü rol oynamasının önünde geçmek için hedef seçildiğini kaydetti.

Bunun boş bir çaba olduğunu, Yüksekdağ’ın hala HDP milletvekilli ve eş başkanı olduğunu altını çizen Buldan, “Hiçbir karar, hiçbir uygulama Sayın Yüksekdağ’ın halkın gözündeki rolünü ve misyonunu bertaraf edemeyecektir. AKP bu konuda bir yanlış yapmıştır” diye konuştu.

‘BİZ VARIZ VE VAR OLACAĞIZ !’

Bu hukuksuz uygulamanın diğer HDP milletvekillerine de uzanabileceğine dikkat çeken Buldan, AKP’nin referandum döneminde HDP’nin tüm milletvekillerini işlevsiz bırakmak istediğine işaret etti. “Bugün Sayın Yüksekdağ’a yapılan yarın bize de yapılabilir” diyen Buldan, AKP’nin bu konuda hiçbir kural tanımadığını, anayasayı resmen çiğnediğini söyledi.

Yüksekdağ’a veya HDP’li diğer milletvekillerine yapılacak benzer bir hukuksuzluğun mücadelelerini engellemeye yetmeyeceğini vurgulayan Buldan, “Halkın oylarıyla seçilen bir milletvekili ancak halkın isteğiyle milletvekilliği bitirebilir. Milletvekili olmasına eğer halk karar verdiyse, milletvekilliğini de ancak halk elinden alabilir. AKP istediği kadar seçilmiş vekilleri bu tür hukuksuz manevralarla yok saysın; biz varız ve var olacağız” dedi.